Adi Izmir olsun
Adı İzmir OlsunUzak çok uzak bir köyde
İniltili bir ağrı yükselirken
Ne zaman yazılmıştı adımları
Dizleri henüz toprağı bile tanımıyorken
Hala hazır değilken ağlamaya, tanımıyorken yağmuru
Denizleri çekiliyordu avuçlarından
Toprağı kurak
Durup dururken yağıyordu bulutlarla kavgalıyken
İsimsiz yüksek bir uçurumdu yalnızlığı
Sefaleti değildi ayaklarında eksik pabuçları
Volta atmanın adı diye düşündü / sokaklar
Kan da kokmuyordu köşe başları / tuhaf / oysa kızıldı dudağı
Vedaları tanımıyorken
Hatta elleri ana rahmine düşmeden
Ne zaman gitmişti
Uzak çok uzak o köye hasret beslemişti ağrıları çoğalırken
Gecenin eleğine düşen sessiz bir hıçkırıktı
Bilmiyordu yas tutmayı, henüz sararmamıştı kasım
Önünde uğurladığı meyit kimindi
Tanıyor muydu / helalleştiği kimdi / anlayamıyordu
Biterken gün gülerek baktı beyaz kirpiklerinin arasından
Yaralarını ceplerine doldurdu, canı yandı avurtlarını sıktı
Gerek yok dedi yanımda yabancıya
Acılarına sarılıp kendisiyle sabahladı
Ürkek, soğuktu teni, artık usul usul sararıyordu
Yakınlardadır yalnızlık kovmaktadır kalabalıkları
Ve hüzün
Ne vakit kapıyı çalıp girmişse / ihanet eden kim
Kapıyı kim kırmıştı / bilmek istemedi
Daha bilmiyorken merhemi, yaralar kabuk bağlamışken
Ne zaman düşmüştü toprağa / sancılarla yoğrulmadan
Hatta hiç el değmemişken ayrılıklara
Bu sızı / ne vakit soldu bu papatya / mevsim eylül
Kırılmış martı kanatlarından sal yapıp utangaç duygularına
Adını bile duymadığı o uzak köyden selam yüklenmişken
Düşmüşken ağrılar sekiz dakikaya
Bir kent yolunu kesip vurmuş şakağından / adını koymadan
Adı İzmir olsun, İzmir’de gözlerine bahar dolsun
Nevin Karahan-11.2008